17 Ekim 2008 Cuma

Evde iki başına...

Saat 12.30 gibi oğluşumu uyutabildim ve geçtim bilg. başına bloğa yüklenecek bissürü foto var ama yükleyecek adam yok. Neyse bari taaa eylülden kalma çok güzel bir akşamın fotolarını yükleyeyimde içimde kalmasın yani. Bu akşam kardeşim bizde benim kocayla bilg. oynuyorlar :) bende koydum laptopu yere bir taraftan onları izlerken bir yandan bazı blogları gezdim eee bunlarıda eklemeden geçemedim.
Oğlumla başbaşa yanlız kaldığımız bir akşam (ilk kez) oğluşumla demledik bitki çayımızı üzerine meyve, bisküvi ohhh şöyle başbaşa takıldık işte. Oyuncaklarımızla oynadık yani güzel bir akşam geçirdik.

Bu ünlü selocanımız. Mert daha bebecikken türkcell reklamını çok sevdiği için belki oynar diyerekten almıştım ama malesef umduğum gibi olmadı. O akşam onunla fotoğraf çektirmek istedi e bende kırmadım tabiki.
Yanlız bu arada surata dikkat zorla gülümsemek bu olsa gerek.


Daha sonra bowligle devam ettik oyunumuza



15 Ekim 2008 Çarşamba

E sonunda yaklaşıyoruz.

Anne&Oğul

Bayramda Babanne ve dedemize gittik Balıkesir'e, babamızın amcalarına bayram ziyareti sebeiyle bir çıktık sabah evden akşama zor girebildik.Bayram ziyaretlerimizi tamamladıktan sonra ver elini Atatürk parkı. Bu park yeni yapıldı eskisi tamamen yıkılarakve süper olmuş biz bayıldık bu kadar gezmemiştik içini daha önce.
Botanik göldeki balıkları inceliyoruz.

"Anne bi sürrü var valla"

Bayılırız böyle merdiven falan inip çıkmaya..

Yine anne&oğul

Valla bu biraz gereksiz gibi olmuş galiba aman neyse diğer fotoya bakalım bakalım :p

" Acaba şimdi ne yapsam"

"Yuuppi burası süper ya"
Benim hiperaktif çocumm malesef atlamadan ,zıplamadan,koşmadan duramaz. Bu eğimli bisiklet parkuru bizi biraz rahatlattı. Bisiklet falan yoktu ogün Mert bi aşağı koştu bi yukarı bizde biraz oturduk yaniii.


"Anne bapıyosun"

" Öff içide çok kumluymuş gitti bayramlıklar ya"

Zorla çiçeklerin başına geçirilip fotoğrafı çekilen zavallı çocuğum.

Biraz yaza dönicez şimdi...

Yaları ailecek kalabalık olduğumuzda Ören'de gittiğimiz bir yer var. Burası hem deniz hemde piknik için çok uygun bir yerarka taraf kavaklarla çevrili masaları olduğu piknik alanı, önü kocaman bir kumsalı olan bir sahil. Denizi sığ fakat tertemiz ve tamamen kum ee biz pek burda yüzemesekte pek çocuklar için mükemmel bir yer .
Annesinin teyzesinin oğullarıyla oynamaya bayılır benim oğlum. Hele şu elinde kova olan ufaklık yokmu ona aşık isminide mini mini topi topi koydu kendisi, e bizde Tarık demeyip mini mini topi topi diyoruz. Evet deniz demek çocuklar için sınırsız su, kum ve oyun demek.

Minik Orkom denizden çıkıp İkbal teyzesinin aldığı şeker gibi plaj havlusuyla kurulanmış bile.

Bu da farklı bir haftasonundan bir kare ben bu fotoya bayılıyorum. Yavrum annesinin "Mert bana bak oğlum, meeeerrrtt hadi gülümse" sözlerinden sıkılmışcasına garip garip bakmış.

Yirim onu ben yirim yirim.

"Ohhh.... bol bol yüzüp :) yorulduktan sonra mangal hazır olana kadar biraz dinleneyim dedim. Bir rahat yok arkadaş bana her yerde bir kamera bu kadarmı zor ünlü olmak yafuu."


" Bari ilgilenmiyormuş gibi yapayım."


"Eeee sıkıldım ama indirin lan beni burdan."

Park sefası

Burası bizim apartmanımızın yanındaki parkımız daha yeni yapıldı ama biz bütün bir yaz hemen hemen her akşam burdaydık. Yemeğimizi yememiz için bile için zor sabretti bizim yaramaz.

Gerçi park dediysek Mert paşa öyle salıncakta falan sallanamaz, zannedersem çok hareketli olduğu için salıncakta kendisini mahkum gibi hissediyor. Eee tabi sallanırken kendini bağlı olduğu için atamıyor.

Böyle olunca bizde bol bol spor yapıyoruz. Onun deyimiyle yapsit ( jimlastik gibi bişey herhalde :p )

3 tekerlekli bisikletine binmeyim 2 tekerlekli bisiklet istediğinden bu yana biraz dertliyiz aslında 2 tekerlekli bisikleti olan abileri ablaları gördümüyalvarıyor fütfen biras biniyim şona vericem diye. Galiba önümüzdeki yaza şu arka tek. iki tarafında küçük tekerleri olanlardan alicez galiba :(






links

About This Blog

links

About This Blog

Blogger templates made by AllBlogTools.com

Back to TOP